Genclik ve Kotu Aliskanlik
Genclik ve Kotu Aliskanlik
Yaratılışı gereği yeniliklere ve değişime açık olan gençlerin karşılaştıkları en büyük tehlikelerden birisi, kötü alışkanlıklardır. Duygusal tabiatları ve farklılıklara olan istekleri sebebiyle kolayca kötü alışkanlıkların tuzağına düşebilirler.
Nitekim birçok zararlı alışkanlık gençlik döneminde edinilir.
Başta sigara, içki, uyuşturucu, kumar olmak üzere birçok kötü alışkanlıklar sayabiliriz. Yüce Peygamberimiz (a.s.m.) bizleri kötü alışkanlıklardan sakındırmış, zamanımızı güzel işlerle geçirmemizi istemiştir.
Sigara hakkında mekruh, hattâ haram diyen âlimler vardır. Çünkü bu husustaki hüküm, kişinin durumuna göre değişir. Eğer geçim sıkıntısı çekiyor veya sağlığı açısından hayatî bir zarar veriyorsa elbette büyük günahtır.
Sigara içmek, en azından mekruhtur, kötü görülmüştür. Çünkü hem hiçbir faydası yoktur, hem de sağlığa zararlıdır. Üstelik kokusuyla başkasına da zarar vermektedir.
İçki ve kumarı yasaklayan kesin âyetler vardır. Peygamberimiz (a.s.m.), "Sarhoş eden her içki haramdır" buyurarak, haram olan içkinin özelliğini belirtmiştir. Buna göre, insanları sarhoş etme özelliği olan her şey haramdır.
Yine "Çoğu sarhoş edenin azı da haramdır" (Tirmizi, Eşribe: 2) diyerek, önemli bir soruyu cevaplamıştır. Günümüzde bazıları, "Birada çok az alkol var. Bu da mı haram?" diyebilmektedir. İşte bu hadîs, çoğu sarhoş eden bir şeyin az dahi olsa yasak olduğunu belirtmektedir.
İçki hakkındaki bir başka hadîs de şöyledir:
"Allah içkiye, onu içene, dağıtana, satana, satın alana, üzümünü sıkana [îmal edene], kendisi için sıktırana, taşıyana ve kendisine taşınana ve parasını yiyene lânet etsin." (Tirmizi, Büyû: 58)
Burada içkiyle ilgili on grup insan lânetlenmektedir ki, sadece içmekten değil, diğer 9 gruba girmekten de sakınmamız şarttır.
Gençlerin temiz ve pâk zihinlerini aldatmak, onları kendi pis menfaatlerine âlet etmek isteyen çevreler; sigara, içki, uyuşturucu ve kumarı çekici ambalajlarla, süslü reklâmlarla sunmaktadırlar. Gençlerimizi tuzaklarına düşürüp, kendi keselerini doldurmak isteyen kimseler, kötü alışkanlıklara özendirmek için her vesileyi kullanmaktadırlar.
Oysa, gazete ve televizyonlardaki en acı ve en üzücü haberler, hep kötü alışkanlıkların sonucudur. "İçki bütün kötülüklerin anasıdır" buyuran Peygamberimiz (a.s.m.), bizleri 14 asır önce uyarmıştır. Bu sese kulak verilmediği içindir ki, her gün bir sürü cinâyet, hırsızlık, gasp, trafik kazası içki yüzünden olmaktadır.
Kötü alışkanlıklardan korunmanın çaresi, iyi bir dinî bilgi alıp İslâmı yaşamaktır. Çünkü, bu tür alışkanlıklar, akıl, kalp ve ruhun aç bırakılmasından kaynaklanır. Hâlbuki mânevî duygularımızı îman ve ibâdetle doyurursak, her günümüzü dinimize hizmet etmek ve güzellikleri başkalarına aktarmak gayretiyle geçirirsek, kötü alışkanlıklara ne ihtiyaç duyarız, ne de zaman buluruz.
En iyisi, kötü alışkanlıklara hiç bulaşmamak, tuzağa düşmemektir. "Canım ne olacakmış bir kere içiver, tadına bak" veya "Düğünde herkes içer" gibi teşviklerde bulunanlar, bizim dostumuz değil, düşmanımızdır. Böyle diyerek verdikleri zararın farkında bile değillerdir. O sahte gülücük ve zevkler, hem dünyada, hem âhirette gözyaşına ve azaba dönüşecektir.
Bazı düğün, yaş günü, eğlence partisi ve mezuniyet baloları; kötü alışkanlıkların tuzakları durumundadır.
Bu tuzaklara bir kere yakalanırsak, devamı gelebilir. Çünkü nefis, his, şeytan dâima kötülüğe teşvik eder.
Bunun için kötü alışkanlıkların cirit attığı yerlerden uzak durmalıyız. Kahvehane, disko, bar gibi yerler, gençlerin dünyasını ve âhiretini karartan mekânlardır.
Bunlardan uzak durup nezih yerlerde, dinî sohbetlerde ve hizmetlerde buluşup görüşmeliyiz.